e-ISSN: 2148-0842
Spinal ve Periferik Sinir Cerrahisi Bülteni
TND-SPSCG
Spinal ve Periferik Sinir Cerrahisi Bülteni

Spinal ve Periferik Sinir Cerrahisi Bülteni

2023, Sayı 98, No, 1     (Sayfalar: 57-64)

Lumbosakral Bileşke Kifozu

Sedat Dalbayrak 1 ,Buse Sarıgül 1

1 Medicana International Ataşehir Hastanesi, Beyin ve Sinir Cerrahisi Kliniği, İstanbul, Türkiye

Görüntüleme: 449
 - 
İndirme : 198

Lumbosakral bileşkeyi oluşturan sakral kemiğin hareketsiz bir omur olması, bu bölgede görülen deformitelerde erken dekompenzasyon ve üst tarafta uzun bir kompensatuvar eğriliğe sebep olur. Lumbosakral kifoz (LSK), şiddetli ağrı, nörolojik defisit ve kozmetik görünüşte bozulmaya sebep olur. Öte yandan yüksek evreli spondilolisteziste de hastanın ayakta duruşunu olumsuz yönde etkiler. LSK tanısında hem klinik hem radyolojik bulgular önemlidir. Normal sagital dizilimde lordoz, en fazla L4-S1 segmentleri arasında olup bu bölgedeki lordoz azalması da LSK olarak düşünülmelidir. Öte yandan LSK için kayma açısı, Boxall kayma açısı, Dubousset-lumbosakral açısı gibi parametreler tanımlanmıştır. Bu patolojinin etiyolojik alt grupları arasında spondilolistetik LSK, enfeksiyöz LSK, iyatrojenik LSK ve sakral fraktüre eşlik eden LSK sayılabilir. Tedavide esas amaç, lumbosakral bölgede lordotik dizilimi sağlamak ve bu sayede sağlıklı bir global sagital dizilim elde etmektir. Bu amaçla farklı derecelerde korreksiyon sağlayabilen osteotomiler, yaygın olarak kullanılmaktadır. Literatüre bakıldığında LSK`nın cerrahi tedavisindeki sonuçların yüz güldürücü olduğu görülmektedir. Ancak cerrahi sırasında lumbosakral bileşkede güçlü bir fiksasyon sağlamak, uzun dönem komplikasyonların önlenmesinde oldukça önemlidir.

Anahtar Kelimeler : Lumbosakral bileşke, Lumbosakral kifoz, Yüksek dereceli spondilolistezis, Osteotomi